Ukrayna Milliyetçileri Örgütü: Nazi işbirlikçiliğinden ABD casusluğuna (I)
Ukrayna Milliyetçileri Örgütü (OUN), 1929’da Doğu Galiçyalı Ukraynalılar tarafından kuruldu ve geçen yüzyıl boyunca ilk önce Nazi Almanyasının daha sonra Soğuk Savaş’ta Sovyetlere karşı Batı’nın kullanışlı bir aracı haline geldi.
Kuruluş itibarıyla “bağımsız ve etnik olarak homojen” Ukrayna’nın propagandası yapan ve kavgasını veren OUN’in ilk hedefinde Polonya vardı.
Pieracki suikastı
OUN’in Polonya’yı hedef alan ilk sansasyonel eylemi, 1934’te Polonya İçişleri Bakanı Bronislaw Pieracki’ye düzenlenen suikasttı.
1936’da Polonya yönetimi tarafından suikastla alakalı olarak yargılanan ve mahkum edilenler arasında genç OUN mensupları Stepan Bandera ve Mykola Lebed de vardı. İlk olarak idam cezasına çarptırıldılar, sonrasında ise bu ceza müebbet hapse çevrildi.
Bandera ve Lebed, Naziler 1939’da Polonya’yı işgal ettiğinde kaçmayı başardı.
Varşova’da 2 ay süren duruşmadan sonra mahkeme; Stepan Bandera, Mykola Lebed ve Yaroslav Karpynets’i idam cezasına çarptırmıştı. Mykola Klymyshyn ve Bohdan Pidhainy müebbet hapis; Dariya Hnatkivska, 15 yıl hapis cezası; Ivan Malyutsa, Roman Myhal ve Yevhen Kachmarsky, 12 yıl hapis cezası; Kateryna Zarytska, 8 yıl hapis; Yaroslav Rak ve Yakiv Chorny de 7 yıl hapis cezası aldı.
Suikasttan 2 gün sonra Polonya yönetimi, Bereza Kartuska hapishanesini kurdu. Cinayetin ardından ilk gözaltına alınanlar Polonya milliyetçisi, aşırı sağcı Radikal Ulusal Kamp (ONR) grubunun yönetim kadrosunda bulunan isimlerdi.1
Hazırlıklar 1934 yılının ilkbaharında, Mykola Lebed’in Varşova’ya geldiği sıralarda başladı. Plan, Berlin’de düzenlenen bir toplantıda kararlaştırıldı ve tetikçi olarak güvenilir bir OUN mensubu, “Gonta” kod adlı Hryhorij Maciejko seçildi. Maciejko’ya 7.65mm kalibrelik bir tabanca ve el yapımı patlayıcı teslim edildi.2
15 Haziran 1934 sabahı Maciejko, Varşova’daki Foksal Caddesi’nde Pieracki’nin uğrak yeri olan bir derneğin önünde ortaya çıktı. Burada bombanın infilak etmemesinin ardından Maciejko, Pieracki’yi tabancasıyla vurarak öldürdü. Maciejko, OUN yetkililerinin yardımıyla Çekoslovakya’ya ve daha sonra Arjantin’e başarılı bir şekilde kaçtı.3
Bazı iddialara göre, Stepan Bandera, Pieracki’ye düzenlenen suikastın iptalini emretti. Ancak emir, zamanında Varşova’ya ulaşmadı.
Polonya makamları, suikasttan ONR grubunu sorumlu tuttu. Varşova’nın daha sonra cinayetin ardında OUN’in olduğunu fark etmesi yaklaşık 1 yıl sürdü. Arjantin’e kaçan tetikçi Maciejko ise yargılanmadı ve 1966’da Buenos Aires’te öldü.4
Roosvelt Kütüphanesi’nde yer alan belgelere göre Maciejko, Nisan 1941’de Franklin Roosvelt’e suikast düzenlemek üzere ABD topraklarına giriş yapmıştı.
Ukrayna milliyetçi hareketinin gelişimi
I. Dünya Savaşı’ndan sonra Polonya’nın bağımsızlığını alması, Doğu Galiçya topraklarında tansiyonu yükseltti.
1918’de Pavlo Skorpadski öncülüğünde Lviv’de yapılan darbe ve özellikle Riga Antlaşması’nın Galiçya’yı Polonya’ya bırakması, gelecekte yaşanacak çatışmaların habercisi oldu.
Bunun ardından Varşova’nın, bölgedeki Ukraynalı yetkilileri görevden alması ve Doğu Galiçya eyaletininin ismini Małopolska Wschodnia [Doğu Küçük Polonya] olarak değiştirmesi bardağı taşıran son damla oldu.
Dahası, Ukraynalılar Doğu Galiçya’da çoğunluktaydılar ve Hapsburg yönetimi altında ufak çaplı ama sağlam bir burjuva milliyetçiliği geliştirdiler.
Ancak Polonya hükümeti, Ukraynalı azınlığı tamamen bastırmadı. Polonya, Azınlık Antlaşmasını da gözeterek, Ukraynalı azınlığın haklarını teminat altına aldı. İlk başta bazı imtiyazlar verildi ve Ukraynalılar kendi basın organlarını ve siyasi partilerini kurup işlettiler.
Bu çok sürmedi, Polonya’daki koalisyon hükümetleri giderek Azınlık Anlaşması hükümlerini ihlal etmeye başladı ve Ukrayna‘daki okul ve yerel yönetimlerde “Polonizasyon” politikasını uygulamaya başladı.
Buna karşılık, Ukraynalılar giderek militarize oldular, 1920’de faaliyete giren Ukrayna Askeri Örgütü (UVO), Polonya Devlet Başkanı Józef Piłsudski’ye suikast girişiminde bulundu.
Doğu Galiça ve Volin gibi Ukraynalıların çoğunlukta olduğu toprakların Polonyalı yerleşimcilerle doldurulmasıyla vuku bulan “Polonizasyon” politikası bölünmeyi derinleştirdi.
Bu, Polonya yönetimine muhalif milliyetçi gruplara yönelik azınlık desteğinde büyümeye yol açtı. OUN, böyle bir siyasi atmosferde kuruldu.
Nazilerle işbirliği süreci
1939’da imzalanan Nazi-Sovyet Paktı uyarınca Doğu Galiçya ve Volin, SSCB’nin kontrolüne girdi. Bunun ardından OUN, umutlarını Naziler üzerine inşa etmeye başladı. 1939’ların sonlarında Naziler, OUN liderlerini önce Krakow’da, daha sonra Varşova’da barındırdı.
Tarihçi Dr. Volodymyr Serhiychuk’a göre, Ukrayna’nın iki bölgesi arasındaki sınır [doğu ve batı] 1939’da kaldırıldığında, OUN doğudaki faaliyetlerini geliştirme fırsatı buldu. 1940’ta NKVD, Ukrayna’nın doğusunda OUN komiserlerini tutuklamaya başladı.
1940’a gelindiğinde OUN içerisinde bir ayrışma yaşandı. Andrey Melnik yönetimindeki eski kanat (OUN-M), Ukrayna’nın bağımsızlığı için aceleci davranmayıp Almanlarla yakın bir şekilde çalışmayı hedefliyordu. Bandera hizbi ise (OUN-B), Ukrayna’nın bağımsızlığını derhal isteyen gruptu.
1951 yılından bir CIA raporuna göre, OUN’in kurucularından Bandera, 1930’larda Abwehr (Nazi askeri istihbaratı) adına “Konsul II” kod adıyla casusluk ve sabotaj faaliyetleri yürütüyordu. Bazı iddialara göre, Andrey Melnik de yine aynı yıllarda Abwehr’in “Konsul I”iydi.
Naziler, 22 Haziran 1941’de SSCB’yi işgal ettikten sonra, Bandera öncülüğündeki OUN birimleri, Doğu Galiçya’ya taşındı.
30 Haziran 1941’de Bandera, Doğu Galiçya’nın başkenti Lviv’e ulaştığında sağ kolu Yaroslav Stetsko, OUN-B adına “egemen ve birleşik” Ukrayna devletini ilan etti. Yeni kurulan bağımsız Ukrayna’nın başbakanı olarak Stetsko atandı ve savunma bakanlığına, o dönemde Zakopane’deki bir Gestapo merkezinde eğitim alan Mykola Lebed getirildi.
Kendi çıkarları adına Ukraynalı milliyetçilerden istifade etmeye kararlı olan Naziler, Bandera ve Stetsko’dan bağımsızlık ilanını geri çekmelerini talep etti. Bandera ve Stetsko, bu talebi reddetti, Naziler tarafından tutuklandı ve ilk olarak Berlin’de ev hapsinde tutuldu.
Ocak 1942’den sonra ikili, Sachsenhausen toplama kampına gönderildi. Bunun sonucunda Ukrayna’nın batısındaki idari kurumlar ve polis merkezleri Melnik grubunun eline geçti. Bu süreçte Nazi iktidarı, OUN-B’nin ayaklanma planlarından endişe duyuyordu ve Gestapo’ya batı Ukrayna’da ne kadar OUN-B mensubu varsa tutukluyıp infaz etme emrini verdi.5
Eğitim aldığı Gestapo karargahından kaçmayı başaran OUN-B liderlerinden Lebed, o dönemde illegal koşullarda faaliyet gösteren örgütün başına geçti. Sonunda OUN-B, 1942’de gerilli örgütü Ukrayna İsyan Ordusu’na (UPA) hâkim oldu. Bu olay Ukraynalılar arasında gerilime neden oldu; bir kesim, OUN-B grubunun UPA’nın gerçek liderlerini infaz ederek örgütü ele geçirdiğini savundu.
1944’te UPA, tamamen OUN-B’nin hakimiyetine girdi fakat tüm UPA milisleri OUN-B mensuplarından oluşmuyordu.
Öte yandan Nazi iktidarı ve OUN-B arasındaki ilişki karmaşıktı. Ukraynalı milliyetçilerin bağımsızlık projelerine en başından beri karşı olan Naziler bir yandan Lebed’in başına ödül koydu, diğer yandan da UPA milisleri, Wehrmacht’ın düzenlediği Yahudi katliamlarında görev aldı.
1941 yılının nisan ayında Banderistler, bir bildirge yayımlayarak, SSCB’deki Yahudilerin Bolşevik rejiminin en sadık destekçileri olduklarını ve Ukrayna’da yaşayan Yahudilerin de Rus emperyalizminin uzantıları olduklarını ilan etti.
Temmuz 1941'de, Almanya’da ev hapsinde olan Stetsko, şu açıklamayı yaptı:
“Moskova’nın Ukrayna’yı köleleştirmesine yardım eden Yahudilerin zararlı ve düşmanca rolünün tam olarak farkındayım. Bu yüzden Ukrayna’daki Yahudilerin imha edilmesini ve bu süreçte Alman yöntemlerinin kullanılmasını destekliyorum”.6
Yine aynı yıl içerisinde OUN mensuplarının Lviv’de dağıttığı bildirilerde şu ifadeler alıyordu:
“Doğu Galiçya’yı işgal ettiğinde Stalin’i çiçeklerle karşıladınız. Kellelerinizi Hitler’e sunacağız”.7
1943 yılına gelindiğinde OUN-B grubu, Sovyetler ve Nazilerin birbirlerini tüketeceğini, tıpkı 1918’deki gibi Ukrayna’yı terk edeceklerini düşünüyordu. Nisan ayında Lebed, “Polonyalıları tüm devrim topraklarından temizlemeyi” önerdi; böylece yeniden dirilecek bir Polonya devleti, 1918 yılında olduğu gibi Ukrayna’nın batısında hak iddia edemeyecekti.8
Bu politika neticesinde sadece 11 Temmuz 1943'te batı Ukrayna’da UPA milislerinin baskın düzenlediği 80 yerleşimde yaklaşık 10 bin Polonyalının katledildiği bilgisi mevcut.9
Temmuz 1944'te Kızıl Ordu, batı Ukrayna’da ilerleyişe geçerek Lviv’de kontrolü ele aldı; bu süreçte OUN-B ve UPA, Sovyetlere karşı geniş çaplı bir gerilla savaşı yürüttü. Banderistler elbette Nazi iktidarıyla işbirliğini sürdürdü.
Temmuz ayında Ukraynalı milliyetçiler, Karpat dağlarında Ukrayna Yüksek Kurtuluş Konseyi’ni (UHVR) kurdu.
UHVR’deki baskın taraf OUN-B grubuydu. Eylül 1944’te Almanlar Sachsenhausen’den Bandera ve Stetsko’yu tahliye etti. Berlin, hem OUN fraksiyonları hem de diğer Ukraynalı liderlerle Ukrayna Ulusal Komitesi’ni kurmayı umuyordu. Komite kasım ayında kuruldu, ancak Bandera ve Stetsko işbirliği yapmayı reddetti.
İkinci Savaş sonrası OUN’de yaşanan ayrışma ve liderlik krizi
1947’ye gelindiğinde Almanya, Avusturya ve İtalya’da yaklaşık 250 bin OUN mensubu veya sempatizanının yaşadığı tahmin ediliyor.10 Yine 47’den sonra UPA milisleri, Çekoslavakya üzerinden ABD’ye geçmeye başladı.
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Avrupa’da kurulan Ukraynalı mülteci kampları, milliyetçi düşünce ve propagandanın yayılma alanları oldu. Bunun yanı sıra 1946 yılının şubat ayında Bandera, bu kamplarda örgütlenmek üzere OUN-B’nin yurt dışı uzantısı olan OUN-Z’yi kurdu. OUN-Z grubu, başta OUN-B ile aynı politik çizgi ve disipline sahipti.11
ABD Ordusu Karşı İstihbarat Kolorduları (CIC) gözlemcilerine göre, OUN-Z grubu, düşmanlarına rutin olarak sindirme politikası ve terör uyguladı. CIC raporları Bandera’yı “son derece tehlikeli” olarak nitelendiriyor, çünkü Bandera, Almanya’daki Ukraynalı rakiplerine karşı şiddete başvurmakta tereddüt etmiyordu.12
Temmuz 1944’te Kızıl Ordu, Lviv’i ele geçirmeden önce UHVR, Vatikan ve batılı hükümetlerle temas kurmak üzere üst düzey yetkililerden oluşan bir heyet görevlendirdi. Heyet, Ukrayna Yüksek Kurtuluş Konseyi Yurtdışı Temsilciliği (ZP/UHVR) olarak biliniyordu; heyetin başına Peder Ivan Hrinioç getirildi ve heyette Dışişleri Bakanı olarak Mykola Lebed ve UPA adına Yuri Lopatinskiy yer alıyordu.
Hrinioç, 1940 yılında Bandera ve Lebed ile Krakow’da bulunmuş Ukraynalı bir Katolik rahip. O dönemde OUN adına Lviv Başpiskoposu Andrei Shepstitski ve Vatikan’daki Doğu Katolik Kilisesi temsilcisi Ivan Buçko arasında irtibat kurma görevini üstlendi.
Nazilerin Doğu Galiçya’yı işgal ettiği sıralarda Hrinioç, Reichsführers-SS bünyesinde “Yahudi uzmanı” olarak tanınan Fritz Arlt ile temas kurdu. Arlt, daha sonra Hitler’in kişisel avukatı olacak Hans Frank’ın altında çalışıyordu.
1944’te UHVR tarafından yayımlanan manifestoda, “Ukrayna’nın siyasi egemenliğini ve siyasi sistemini belirleyen demokratik yapıyı destekleyen, ideolojik yönelimleri ya da bağlantıları ne olursa olsun, tüm önde gelen siyasi unsurların birleşmesi” çağrısı yer aldı.
UHVR daha sonra Bandera dahil batı Ukrayna’daki şovenistlerin Ukrayna devletini dinsel, tek parti ve totaliter bir temel üzerine kurmaya yönelik girişimlerini reddedeceğini açıkladı. Bunun sebebi olarak da doğu Ukrayna’daki milliyetçilerin böyle bir siyasi anlayışı kabul edilemez bulması gösterildi.
1947’de Bandera-Stetsko ile öte yanda Hrinioç-Lebed arasında bir çatışma çıktı. Bandera ve Stetsko, tek partili yönetimde ve Bandera’nın başkanlığında ısrar etti. Hrynioch ve Lebed, UHVR’yi Bandera’nın değil, anavatandaki yurttaşların yarattığını ve Bandera’yı diktatör olarak asla kabul etmeyeceklerini açıkladı.
Ağustos 1948’de düzenlenen OUN-Z kongresinde Bandera, Hrinioç-Lebed grubunu OUN’den tasfiye etti ve kendi takipçilerini de OUN-Z’den istifa etmeye çağırdı. Bu sürede Bandera, OUN’in yüzde 80’ine hakim olmayı başardı ve milliyetçi hareketi anayurda göçe yönlendirmek için özel yetkiler talep etti. Ayrıca Bandera, batı Ukrayna’da kendisine muhalif Ukraynalı liderlere yönelik terör faaliyetini sürdürdü ve Ukraynalı göçmen kuruluşlarının kontrolünü ele almak için çeşitli manevralarda bulundu. ABD’li istihbarat yetkililerine göre, Doğu Galiçya’daki Ukraynalı göçmenlerin yaklaşık yüzde 80’i Bandera’ya sadıktı. Fakat tüm bunlara rağmen Lebed, Hrinioç ve Lopatinkiy yurtdışında resmi UHVR temsilcileri olarak kaldılar.
Bu siyasi bölünmüşlük koşullarında batılı istihbarat servisleri de bir taraf seçmek zorundaydı.
Notlar
Aleksandra Grosicka, “Zabójstwo ministra Pierackiego i jego skutki dla ONR” [Murder of Minister Pieracki and its consequences for ONR], Historia, 30 Mayıs 2016.
Władysław Żeleński, Zabòjstwo ministra Pierackiego [The Assassination of Minister Pieracki].
Michał Grobelny, “Zamach na ministra na ul. Foksal” [The assassination of Minister at Foksal Street], The Warsaw Portraits, Twarze Warszawy, 22 Şubat 2015.
Aleksandra Grosicka, “Zabójstwo ministra Pierackiego i jego skutki dla ONR” [Murder of Minister Pieracki and its consequences for ONR], Historia, 30 Mayıs 2016.
Ukraine During World War II: History and Its Aftermath, ed. Yury Boshyk (Edmonton: Canadian Institute of Ukrainian Studies, 1986), s. 175.
Karel C. Berkhoff & Marco Carynnyk, “The Organization of Ukrainian Nationalists and Its Attitude Toward Germans and Jews: Jaroslav Stes’ko’s 1941 Zhyttiepys”, Harvard Ukrainian Studies, v. 23, n. 3–4, s. 152.
Berkhoff & Carynnyk, “Organization,” s. 154.
Timothy Snyder, “The Reconstruction of Nations: Poland, Ukraine, Lithuania, Belarus 1569–1999”, (New Haven: Yale University Press, 2003), s. 165.
Snyder, “‘To Resolve the Ukrainian Problem Once and For All’: The Ethnic Cleansing of Ukrainians in Poland, 1943–1947”), Journal of Cold War Studies, v. 1, n. 2 (1999): 99.
Vic Satzewich, Ukrainian Diaspora, s. 92, 96.
Myroslav Yurkovich, “Ukrainian Nationalists and DP Politics,” 1945–50, [Bkz. The Refugee Experience: Ukrainian Displaced Persons after World War II, ed., Wsevolod W. Isajiz, et. al., (Edmonton, Canadian Institute of Ukrainian Studies Press, 1992), s. 135.
Fred A. Stelling, “Memorandum for the Officer in Charge,” 1 Ağustos 1947, TS Organization of Banderist Movement, RG 319, IRR Bandera, Stephan, D 184850.