Rosnano vurgunu ve kaybolan milyarlar: Çubays neden Rusya'dan kaçtı?
"Çubays konusunda adaletin yerini bulacağını düşünmeyin. Hiçbir şey bir parmak şıklatmasıyla gerçekleşmez, bu parmak Putin'in parmağı olsa bile."
Çevirmenin notu: Yeltsin döneminde Kremlin’in özelleştirme şefi olan ve geçen yıl İsrail’e göçen Anatoliy Çubays’ın en hafif tabirle, dünyalığını kurtarabilecek bir “miras” yarattığı aşikâr. 1990’larda kamu hizmetinde yaptığı dolandırıcılıkları görmezden gelip şimdilik sadece baş “nanoteknoloji uzmanı” olarak faaliyetlerini baz alırsak, çok açık olmayan nedenlerle Rusya’da uzun yıllar boyunca suç faaliyetlerine göz yumulduğu sonucu çıkıyor.
Eylül 2008’de nano-teknoloji alanında faaliyet gösteren kamu teşebbüsü Rosnano’ya katıldı. Çubays, oldukça kârlı olan koltuğunu Aralık 2020’ye kadar korudu. Çubays’ın mirası, epey şaibelere gebe.
Örneğin, Rosnano’nun sadece 2020’deki net zararı 53 milyar rubleyi buldu. Zaten 150 milyar ruble değerindeydi. Ancak daha önce Çubays, defalarca parayı başka nereye koyacağını bilmediğini söyleyerek övünmüş ve bir değil iki yıllık ikramiye ödemişti. Ülke böylesine yüzsüz bir vurgunculuğa hiç tanık olmamıştı:
“Çok paramız var. Hem de çok. İşte bu yüzden şimdi sadece çok parayı ‘hareket ettirmek’ için değil, uzun vadeli stratejimize yatırım yapmak için de bir fırsatımız var!”
Çubays, bu sözleri 2017’de şirketin bir iş yemeğinde yaptığı konuşmada sarf etmişti, şöyle devam ediyor:
“Bu da 2017’de potansiyel mali başarısızlık sorunu da dahil olmak üzere tüm sorunları tamamen çözdü. Böyle bir şey söz konusu değil. İyi gidiyoruz. 2017’de başarısız olmayacağız. Peki bordro tasarrufunun olmadığı bir durumda bordro tasarrufundan nasıl ikramiye ödeyeceğiz? Uzun süre düşündük ve sadece iki saat önce bu sorunu çözdük. Yönetim kurulu, 2015 yılı için planlananın üzerinde aldığımız ikramiyenin önemli bir kısmını maaş bütçesi birikimlerinden ikramiye ödemek için kullanmamızı onayladı. Böylece ilk ikramiyenin üzerine ikinci bir ikramiye daha almış olduk.”
2021’in sonbaharında Moskova borsasında Rosnano’nun 70 milyar rubleden fazla değerdeki tüm borçlanma senetlerinin ticareti askıya alındı. Çubays’ın ekibinin Rosanano’yu iflas öncesi bir duruma sürüklediği herkes için aşikâr hale geldi. Çubays’ın halefleri borçların yeniden yapılandırılması konusunda alacaklılarla müzakere etmek zorunda kaldı.
Anton Siluanov’un Maliye Bakanlığı imdada yetişti. Kamu bütçesinden milyarlarca dolarlık enjeksiyonlar yapıldı. Aksi takdirde Rusnano’nun iflası, diğer kamu şirketlerinin ve kurumlarının borç yükümlülükleri üzerinde zincirleme bir reaksiyona yol açacaktı. Çubays ve avenelerinin “hatalarını” düzeltmek için yaklaşık 30 milyar ruble tahsis edildi.
2023’ün başında Rosnano’nun borç yükümlülüklerinin bakiyesi yaklaşık olarak 100 milyar rubleydi. Tüm tahvillerin 2029 yılına kadar geri ödenmesi gerekiyor. Borç geri ödeme maliyetlerinin 135 milyar ruble gibi çok etkileyici bir meblağ olduğu tahmin ediliyor. Şirketin bu yılın altı ayındaki net karı sadece 2,9 milyar ruble oldu. Açıkçası, şirketin borç sorunlarını çözmek için kendi kaynakları yok, bu da devletin yine vergi mükelleflerinin cüzdanlarına el atmak zorunda kalacağı anlamına geliyor.
Bu hafta Vladivostok’ta düzenlenen Doğu Ekonomi Forumu’nda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, söyleşinin soru cevap kısmındaki açıklamaları da dikkate değer. Çubays ile ilgili soruya Putin’in verdiği yanıt şu oldu:
“Gerçek şu ki Anatoliy Borisoviç bir sebepten dolayı orada [İsrail’de] saklanıyor... Bana internette bir tür fotoğraf gösterildi, artık Anatoliy Borisoviç Çubays değil, Moşe İsraileviç olmalı, orada bir yerlerde yaşıyor... Bunu neden yapıyor, neden kaçtığını anlamıyorum.”
Forumun devlet konukları Çin Devlet Konseyi Başkan Yardımcısı Zhang Guoqing ve Laos Cumhuriyeti Başkan Yardımcısı Pany Yathotou idi. Putin’in konuşması sırasında platforma sadece Laoslu çıktı. Toplantının moderatörlüğünü RBK televizyon kanalının genel müdürü gazeteci İlya Doronov yaptı.
Kaç Çubays kaç: Rusya’da sabrın hududuna gelindi
Dmitriy Popov
12 Eylül 2023
Öncelikle, Putin Doğu Ekonomi Forumu’nda Çubays’ı Moşe İsraileviç olarak anmadı. Sadece kendisine “internetten bir fotoğraf” gösterildiğini ve fotoğrafta Çubays’ın bu şekilde etiketlendiğini söyledi. “Yağan yağmurdan Holokost’u suçlamayı” başaran şahsiyetler, çoktan antisemitizm hakkında bir şamata başlattılar (örneğin BBC) ve kaçak oligarkın “komplosu” tartışması meselenin özünden uzaklaştı.
Çubays hakkındaki tüm bahis, Voprosiy ekonomi dergisinde (Rusya Bilimler Akademisi Ekonomi Enstitüsü’nün dergisi, ki bu önemli) yayımladığı bir makaleyle ilgili bir soru üzerine ortaya çıktı. Makale, 90’lı yıllardaki temerrüt krizine ayrılmıştı ve yazar, “Britanya Glasgow’dan bağımsız bir araştırmacı” olarak sunuluyordu. Yani bir İngiliz bilim insanı. Soru da güya şakaydı: “İngiliz bilim insanlarına hiç güveniyor musunuz?”
Putin makaleyi okumamıştı. Neden okumadı? Çünkü “milliyetleri ne olursa olsun bilim insanlarına güveniyor”, ama eğer etrafta dolanıyorlarsa, onlar yarı-bilim insanıdır.
Putin’in bakış açısına göre, Çubays’ın şu anda yaptığı şey aptallık. “Ülkeden kaçtı”, “İsrail’de yasa dışı statüye bile girdi, neden buna ihtiyacı var, bilmiyorum”, “bu saçmalık”. Neden saçmalık? Çünkü Putin’e “internetten fotoğraf” gösterildi. Yani Anatoliy Borisoviç’i izlemesi gerekenler izliyor. Kaç Çubays, kaç. Gitmesine izin verildi (“kaçtı”, yani), ama bunun hiçbir anlamı yok, saklanamaz.
Putin’in Çubays’ın neden izlerini gizlediğini açıklaması daha da önemli. Rosnano’da büyük bir mali boşluk var ve henüz dava açılmamış olsa da, ki bu ihtimal dışı değil, Çubays’ın korktuğu şey bu. Ve Putin’in üslubuna bakılırsa, sözlerine göre, bu davaların açılmasına hiç de karşı değil. Mesele de bu zaten.
İktidar elitinin en nefret edilen karakteri, artık bir şahsiyet değil bir sembol, ülkenin başına gelen tüm kötü şeylerin isim babası olan Çubays’ın yaptıkları hep yanına kar kaldı. Batmadı, zira neyin tam olarak batmadığını biliyorsunuz. Ve bu batmama özelliği hükümete güvensizlik yarattı.
Bir kamu şirketi şeklindeki nanoteknolojinin patlamak üzere olduğu anlaşıldığında bile Çubays, zamanında devlet başkanının sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için uluslararası kuruluşlarla ilişkilerden sorumlu özel temsilcisi olmak için ortaya atladı.
Ardından 24 Şubat geldi ve bir ay sonra Çubays istifa edip “kaçtı”. Zira onun da bildiği gibi yeni bir Rusya’nın gelmekte olduğunu fark etmişti. Ve bu yeni ülkede Putin artık 90’larda verdiği sözlerden azade değil. “Güven” ya da aslında sabrın sınırına gelindi.
Ancak şu anda Çubays konusunda adaletin yerini bulacağını düşünmeyin. Hiçbir şey bir parmak şıklatmasıyla gerçekleşmez, bu parmak Putin’in parmağı olsa bile (ve bazen özellikle elitlerin direnişi vahşi olduğu için). Fakat Anatoliy Borisoviç ödüllendirildiğinde, o zamana dek nihayet Moşe İsraileviç olsa bile, bu başarılı bir değişimin işareti olacaktır.
Rusya'yı satan adam: Anatoliy Çubays
"1992’den bu yana ister politikacılar, ister yetkililer veya şirket temsilcileri olsun, Batılıların gözüne girmenin en kısa yolu Çubays’ı övmekten geçiyordu."