A'dan Z'ye Polonya seçimleri: Savaş, sığınmacılar ve ABD'nin iktidar değişikliği planı
Rusya’ya karşı yürütülen mevcut savaş, 2023 kasım ayında düzenlenecek seçimler göz önüne alındığında Polonya’nın iktidar partisi Hukuk ve Adalet’in (PiS) aleyhine oldu. Ülke tarihinde Moskova’ya dönük en agresif anlayışın sahibi PiS’in önümüzdeki seçimden galip çıkması pek olası görünmüyor.
PiS, bir önceki yılın anketlerinde KA’nın yüzde 15 önündeydi, bu oran bu yıl yüzde 11’e düştü.
Savaşın neo-faşist PiS iktidarı açısından zor bir sınav olduğu muhakkak ve Polonya, savaşta sadece sığınmacıların yerleştiği merkez üs olmaktan öte vazifeler üstlendi.
Sığınmacılar ve NATO ülkelerinden gelen silahların akışı gibi lojistik misyonları gereğinden fazla kamu harcamasına mal oldu. Varşova, şimdi ABD’den yeni silahlar alıyor ve ödeme zamanı geldiğinde savaşın başladığı dönemden çok daha borçlu olacak. AB fonlarının kesilmesi gündeminin hâlâ rafa kalkmadığını da anımsatmak faydalı olabilir. Ki Polonya’nın halihazırda Ukrayna’nın batısını ilhak etme çabası biraz da bu konuyla ilgili, daha önceki bir yazıda izah etmeye çalışmıştım.
ABD iktidar değişikliği istiyor
New York ve Londra basınında işaret edilen bir konu değil ama ABD’nin Varşova Büyükelçisi Mark Brzezinski — Zbigniew Brzezinski’nin oğlu — bir süredir iktidar değişikliği çağrısı yapıyor.
Brzezinski, 27 Haziran’da Newsweek Polska’ya verdiği mülakatta şunları söylemişti:
“Polonya hükümetiyle işbirliğimize tamamen farklı bir şekilde bakıyorum. Güvenlik, demokrasi, değerler, ekonomi ve insanlar arası ilişkilere olan bağlılığımızda tutarlı olduk. Biri diğerinin pahasına olmaz. Ve birkaç şeyi aynı anda yapabiliriz. Polonya’yı güvenlik açısından desteklediğimize kesinlikle şüphe yok. Polonya’daki demokrasinin durumuna yaklaşımımızın aynı olduğuna da… Polonya’da öncelikli gördüğümüz konular bizim için değer açısından eşit. Güvenlik, demokrasi, hukukun üstünlüğü, ekonomi, insanlar arası temaslar; bu alanların her birinde dost olarak ortak çalıştık. Cumhurbaşkanı Andrzej Duda’ya alınan bazı tedbirler için minnettarız. Başkan Biden’ın Polonya’da dile getirdiği gibi, her birimizin yapacak bir işi var. Biden yönetiminde de demokrasimiz ve hukukun üstünlüğü için çalışıyoruz”.
Dikkatli bakılırsa çok masum laflar olmadıkları anlaşılabilir. “Demokrasi ve hukukun üstünlüğü” sözlerinden Polonyalının anlayacağı şey, PiS ve lideri Jarosław Kaczynski’nin postalanacağı…
Brzezinski, “Polonya demokrasisi” derken son anketlere göre yüzde 10 oy alan sol koalisyon Lewica’yı kastetmiyor elbette. Brzezinski’ye göre Washington yönetimi, Duda ve PiS’e sadece yaptığı “bazı şeyler” için minnettar. Buradaki kastı da devasa silah alımları; Varşova, yeni F-35 uçakları, Abrams tankları ve Patriot füzeleri için indirimsiz 14.1 milyar dolar ödeyecek.
ABD Büyükelçisinin “kişilerarası temaslar”dan kastı, seçimlerde PiS’in baş rakibi olan Rafał Trzaskowski ile olan dostluğu. Trzaskowski, 2018’den bu yana Varşova Belediye Başkanı ve PO’nun, 2020 seçimlerinde Duda’nın kıl payı farkla mağlup ettiği başkan adayıydı.
Gazeteci Stanislas Balcerac, Polonya’daki durumu analiz etmek açısından iyi bir kaynak olabilir. Belcerac, PiS’in gelecek yılki seçimlerde yüksek olasılıkla kaybedeceğini iddia etmiş.
Warszawska Gazeta’da 1 Temmuz’da yayımlanan makalesinde Belcerac, PiS’in seçmen desteğinden yoksun olduğunu ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rüştünü ispatladığı doğu bölgeerini kaybedeceğini ifade etmiş.
Belcerac, makalesinde şöyle devam etmiş:
“Savaş ülkemizi derinden etkilemiş olsa da muhalefetin tavrını değiştirmedi. Ülkenin savunmasını güçlendirme konusunda hükümete destek vermek yerine, sadece saldırmakla meşguller. Polonya, halihazırda bir lojistik platform olarak Ukrayna’daki savaşa dahil. Belarus sınırında bir savaş daha var. Savaşta cephe hattında yer alan bir ülkenin topraklarında olağanüstü hal veya sıkıyönetim ilan edilmesi gerekir ki, devlet kendi topraklarını kontrol edebilsin ve yanıltma ve dezenformasyona karşı mücadele edebilsin. Polonya Cumhuriyeti Anayasasının 228. maddesine göre, olağanüstü hal sırasında ve sonrasındaki 90 gün içinde Sejm’in [parlamento] görev süresi kısaltılamaz, ülke çapında bir referandum düzenlenemez; Sejm, Senato, yerel yönetim ve cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılamaz ve bu kurumların görev süreleri gereğince uzatılır.
Polonya ile kıyaslamak için Litvanya, 3 kilometrelik Belarus sınır şeridinde değil, tüm ülke topraklarında olağanüstü hal ilan etti. Savaşın seçmen davranışı üzerinde nasıl bir etkisi var? En son seçim anketlerinde PiS, United Surveys’e göre oyların yüzde 34,2’sini, IBRIS’e göre yüzde 34,5’ini, Kantar’a göre yüzde 36’sını ve Estimator’a göre yüzde 38’ini alıyor.
Burada çok fazla savaş bonusu görmüyoruz; yani PiS hükümetini ve devletin savunma politikasını destekleyen bir seçmen duvarı yok. Jarosław Kaczyński, haziran ayının ortasında Gazeta Polska’ya verdiği mülakatta ‘Bu savaşı kazanmalıyız’ dedi. Fakat Polonya gibi bir cephe ülkesinin bu savaşı kazanması için hükümetin yurttaşlarından güçlü bir destek alması gerekir. Oyların sadece yüzde 34’ü bu desteği sunmuyor ve bu, 2023 seçimleri evvelinde endişe yaratan bir sinyal. Medyanın bir kısmı, ayının postunu taksim etmeye ve PiS’in güç kaybı yaşadığı hakkında spekülasyon üretmeye başladı bile. Haftalık Wprost, 22 Haziran’da ‘PiS’in tek başına iktidar olma şansı yok. Muhalefetin çoğunluk koalisyonu kurma şansı var’ diye yazdı. Ancak sorun şu ki eğer PiS, 2023 seçimlerinde meclis çoğunluğunu kaybeder ve koalisyon kurmak isterse PSL [Polonya Halk Partisi], sol ya da Konfederasyon [aşırı sağ] ile uzlaşmaya varmak zorunda kalır. Bunun dışında IBRIS anketine göre Konfederasyon, yüzde 5’lik seçim barajını geçmekte zorlanacak. Fakat Rusya ile yaşanan savaş karşısında ve Polonya’daki mevcut siyasi sistemde PiS’in parlamentoda çoğunluğa sahip bir koalisyon kurma imkanının sıfıra yakın olduğunu söylemek gerekir.
[…] Bir yandan Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, enerji ve hammadde fiyatlarının artmasına neden olurken enflasyonun yükselmesi muhalefet tarafından istismar ediliyor. Öte yandan Berlin tarafından manipüle edilen AB bürokrasisi, Polonya’ya ödenecek fonlara bloke koyuyor; bu da muhalefet tarafından istismar ediliyor.
Ayrıca en büyük müttefikimiz ABD, Varşova’da rejim değişikliği planları oluşturarak ikili oynuyor. Bu, zamanını hükümet temsilcileriyle görüşmekten çok muhalefeti övmeye harcayan ABD Büyükelçisi Marek Brzezinski’nin eylemlerinden açıkça anlaşılıyor. Örneğin [Sivil Platform] milletvekili Klaudia Jachira’nın Sejm’deki provokasyonundan birkaç gün evvel Büyükelçi Brzezinski, Jachira ile konutunda, eli omzunda fotoğraf çekindi.
Niedługo nadejdzie dzień, kiedy to nowy polski rząd będzie organizował spotkania z okazji Miesiąca Dumy LGBT+🏳️🌈, a na Sejmie obok białoczerwonej i europejskiej, powiewać będzie dumnie tęczowa flaga. Póki co, dziękuję Markowi Brzezinskiemu, ambasadorowi USA za gościnę.Her şey Savunma Bakanı Mariusz Błaszczak’ın ABD ile toplu olarak ve denkleştirmeler olmadan imzaladığı milyarlarca dolarlık silah sözleşmelerinin Amerikalılarının PiS hükümetine karşı duygularını karmaşıklaştırmadığına işaret ediyor.
Sipariş edilen askeri teçhizat yoldayken ülke zaten tamamen farklı bir ekip tarafından temsil ediliyor da olabilir. Bakan Błaszczak, ABD’nin silah sözleşmelerinde sunduğu koşullar yüzünden ter dökerken, Amerikalıların Washington’da Rafał Trzaskowski ile üst düzey toplantılar düzenlemesi semboliktir; örneğin, nisan sonunda Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi ile bir araya geldi.
Ważne spotkanie z Nancy Pelosi. Rozmowa dotyczyła oczywiście przede wszystkim wojny na Ukrainie. Dziękowałem @SpeakerPelosi za wsparcie USA dla walczącej Ukrainy, a także za konsekwentne, stanowcze stawanie w obronie demokracji i zachodnich wartości - także w Polsce.[Güvenlik Servisi Sözcüsü Stanislav] Zharyn ve [Gizli Servisler Bakanı Mariusz] Kamiński, Slovenya ve Bulgaristan’daki Ukrayna yanlısı hükümetlerin son seçim yenilgilerinden ders almalı. Slovenya Başbakanı Janez Jansa’ya mart ayı ortasında yaptıkları meşhur Kiev gezisinde Jarosław Kaczyński ve Mateusz Morawiecki eşlik etti. Bir ay sonra partisi parlamento seçimlerini sola kaptırdı. Buna müteakip Bulgaristan’da Başbakan Kiril Petkov’un hükümeti, birkaç gün önce parlamentoda yapılan güven oylamasından sonra çöktü. TVP Info, ‘Gazprom partisi Bulgaristan hükümetini devirdi’ diye yazdı. TVP Info’ya göre Bulgaristan’ın Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Rumen Radev, ‘Moskova ile işbirliğinin destekçisi’, yine ülkedeki siyasi krizin bir sonraki aşamasının en büyük kazananı olabilir.
Slovenya ve Bulgaristan’dan sonra Rusya’nın listesinde sıra muhtemelen Polonya’ya gelecek. Ve hepsinden daha ilginç olanı, Polonya’daki rejim değişikliği, Rus gizli servislerinin gözetiminde kurulan Amerikan TvN istasyonunun yardımıyla gerçekleştirilecek. Ve kimse Kremlin’in müdahalesi hakkında yazmaya bile cesaret edemiyor.
Şimdiye dek PiS hükümeti tehlikenin farkında gibi görünmüyor. Sözcü Zharyn, Rus tehdidini en aza indirdiklerini söyledi. Ve hükümet, safça, güçlü dış etkilerin faaliyet göstediği bu cephe ülkesinde düzenlenen 2023 seçim kampanyasının adil ve demokratik olacağını sanıyor. Yaklaşan bir felaketle karşı karşıyayız”.